Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Kendisini hiçten yaratacak bir ayna, susuzluğu giderecek bir ulu ırmak olmadan aşk doğabilir mi. İnsan aşkın nesnesini kendisi mi yaratır. Aslolan aşık olunan kişi ya da nesne değil de duygunun kendisi midir. Sevdiğimizi değil de içimizde büyütüp beslediğimiz duyguyu yitirmekten mi korkarız.
Khaled Hosseini
- Bin Muhteşem Güneş
Her bir kar tanesi dünyanın bir yerinde haksızlığa uğrayan bir kadının ağzından dökülen bir ahtır. Bütün bu iç geçirmeler gökyüzüne yükseliyor bulutlar halinde toplanıyor sonra minicik parçalara bölünüp sessizce aşağıya insanların üstüne yağıyordu.
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Belki de gerçekliğin başka bir boyutunda, unutulmuş bir dilde, şifresi çözülmemiş harflerle, düşle gerçek arasındaki bilinç sınırına yazılmış bir cümleydi bu...
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Bir insan kaç insandır aslında. Onu tanıyanların sayısı kadardır bence. Hangisi gerçek o dur. İnsanın kendisi bile bilemez bunu. Tek insan bile çoğuldur belki, hem kendi hem başkası.
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Kızgınlığım sana değil kendimeydi. Göze alıp da yeterince mücadele etmediğim, haykırarak anlatmaya, dünyaya duyurmaya çalışmadığım, çığlık atacak yerde fısıltıyla konuştuğum için kendime kızıyordum.
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Yitirmek insana acıdan başka bir şey kazandırmaz. Kaybedeceğim şeyin ardından gitmem, kimseyi ehlileştirmem. Çünkü ehlileştirmek, sevmek, benimsemek bağımlılık doğurur. Bağımlılık acı verir.
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Hani bazen fazla dolduğunuzu hissedersiniz, ağır gelir sindirmeniz gerekir. Belki de hazır değilsinizdir. Tek bir andır o ama hayatınız, ruhunuz, bedeniniz, yani özetiniz o ana sığar.
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
İnsanlara destanlar gerektiği için mi çağlar boyunca diri tutulur acılar ya da destanlar acılar küllenip de intikam ateşi hiç sönmesin diye mi aktarılır kuşaktan kuşağa. Hatırlamak mı, unutmak mı rahatlatır insanı...
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Güneşi zapt etme arzusunun çeşitli yolları olmalı. Ne ben ne de o arkadaşlarım sonuna kadar yürüyebildik o yollarda. Güneş çok yakıcıdır, kendine doğru yürüyenleri kül eder. Yola devam edebilen o ender kişiler, tanrının o seçilmiş kulları büyülüyor beni...
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Fotoğraflar her şeyi göstermez. Acıları, kederleri göremezsiniz fotoğraflarda. Onlar hayallerinizi besleyen suretlerdir, görüntülerdir sadece. Tıpkı sahnedeki gibi...
Oya Baydar
- O Muhteşem Hayatınız
Aslolan aşık olunan kişi ya da nesne değil de duygunun kendisi midir. Sevdiğimizi değil de içimizde büyütüp beslediğimiz duyguyu yitirmekten mi korkarız.
Adalet Ağaoğlu
- Yazsonu
Hiçbir şey yaşanmamış, yürekler çarpmamış gibi çekilip gitmek, dönmek, silinmek... Güze hazırım, yağmurlara da. Ama bunu istemiyorum işte. Bize kalan kısacık zamanın hakkını vermeli...
Zülfü Livaneli
- Bizi Sürükleyen Nehir
Hiçbir insan sonuna kadar kendini suçlayamaz, mutlaka başkalarının da işin içine katılması gerekir. Eninde sonunda bir rahatlama anının gelmesi için gereklidir bu.
Grigory Petrov
- Beyaz Zambaklar Ülkesinde
Yolunuza engeller çıkacak, başarısızlıklar olacak, düşmanlarınız, yaptığınız işe karşı gelenler bazen zafer elde edecekler, ama siz sönmeyin. Ümitsizliğe kapılmayın, hiçbir zaman ellerinizi indirerek vazgeçmeyin.
Irvin D. Yalom
- Nietzsche Ağladığında
Duyduğun korkunun gerçek kaynağı bu işte. Duyduğun o baskının nedenini ise göğsünde patlamak üzere olan yaşanmamış bir yaşam olduğunu biliyorsun. Kalbinse her atışıyla seni sona yaklaştırıyor. Zaman sonsuza dek doymayacak kadar açgözlüdür. Durmadan yer, yutar ama geri verdiği hiçbir şey yoktur.
Emily Brontë
- Uğultulu Tepeler
Ne tuhaf bir öldürme şekliydi bu... Beni bir hayalin peşinde on sekiz yıl süründürüp öldürmek. Üstelik santim santim de değil, milim milim öldürmek...
Halil Cibran
- Meczup
Meczupluğumda buldum özgürlüğü ve esenliği, yalnızlığın getirdiği özgürlüğü ve anlaşılmamış olmanın esenliğini, zira bizi anlayanlar içimizde var olan şeyi zincire vururlar.
Stefan Zweig
- Olağanüstü Bir Gece
Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar.
Sabahattin Ali
- Kürk Mantolu Madonna
Yaşamak, tabiatın en küçük kımıldanışlarını sezerek, hayatın sarsılmaz bir mantık ile akıp gidişini seyrederek yaşamak, herkesten daha çok, daha kuvvetli yaşadığını, bir ana bir ömür kadar çok hayat doldurduğunu bilerek yaşamak. Ve bilhassa bütün bunları anlatacak bir insanın mevcut olduğunu düşünerek, onu bekleyerek yaşamak...
Rachel Cusk
- Çerçeve
Benim kendi annem beni hiç eleştirel olmayan bir biçimde, kendi varlığını kanıtlarcasına yetiştirdi, dedi, ve sonuçta ben yetişkin olduğumda hayata hazır değildim, çünkü kimse beni onun gördüğü kadar önemli görmüyordu.